Bu kadını çok beğeniyorum. Çok zarif. Aslında Brigitte Bardot'u koymamın asıl nedeni bir kitabı anlatmak. Çünkü bir karakteri okurken kafamda canlanan kişi tip olarak Brigitte'ye çok benziyor. Ben onun görselini koydum.
Bugünlerde iki çok güzel kitap okuyorum. Birisi okul kütüphanesinden bulduğum bir kitap. Kitabın adı:Sosyete Kızları. Kitabın adını görünce, Gossip Girl gibi bir şey olabileceğini düşündüm. Ve hemen okumaya başladım. Tamam,biraz yaşımın altı bir kitap diye düşünüyorum. Ancak yine de okulumun kütüphanesinde bulduğuma göre...
Zaten okulun en sevdiğim şeyi bu kütüphane. Gerçekten bir hazine. Çok fazla kitap var.
Kitabı elime alınca 40. sayfadan başladığını gördüm. Acaba okumasam mı,diye düşündüm. Ancak daha iki sayfada çok beğendiğim için bırakmadım. Bu arada kitabım daha bitmedi. 100 sayfadan az kaldı.
Kitabın yazarıysa June Flaum Singer.
Şimdi kitabımız 4 kız üzerine geçiyor. Bu kızların ikisi kuzen. Diğer ikisi ise yeni kaydoldukları okulda aynı odada kalıyor. Bu kızlar ilk karşılaştıklarında büyük bir kavga olacağın ve bu kızların iki kutbu temsil edeceklerini düşündüm. Anlaşılan yanıldım!
Kızların başlarından kötü olaylar geçiyor. Özellikle de Maeve'nin.
Chrissy-Maeve ile aynı odada kalan- o da baya şanssız. Gerçi kızlarımız oldukça varlıklı olsalar da şanslı sayılmazlar. Tek şansları para ile güzel yüzler. Belki de bu şansları yüzünden bile kötü şeyler yaşayacaklar.
Benim Brigitte'yi aklıma getiren kız:Sara! En sevdiğim kişi de o. Annesi bir alkolik olan Sara,bunun suçunun babasının olduğunu düşünüyor. Erkeklerle sevgili olmayı bir ''deneyim'' olarak gören kızımız bu deneyimlerden gerçek anlamda yararlanıp yaşamının dersini alacak,dersem yanlış olmaz.
Marlena ise Sara'nın kuzeni. İçlerinden en şanslısı bu kız,diyebilirim. Ancak ilk 40 sayfada bu kızın başına bir şey geldiyse bilemem. Ancak geldiyse ilerde anlaşılması gerekirdi,diye düşünüyorum.
Marlena da kötü şeyler yaşıyor ancak. Diğerlerinin yanında hiç! Ve dahası o biraz daha olgunken yaşıyor bu acıyı. Maeve ile Chrissy çok küçükken yaşıyor en acıcı.
Maeve'ye gelirsek. Marlena gibi hanımefendi bir kız. Babası yönünden çok büyük bir acı yaşamış bir kız. Dahası babasını düşünmekten kendini alıkoyamıyor. Ah babası! Babası şeytani bir zekaya sahip. Ve zekasını da şeytanca işlerde kullanabiliyor. Kendisi ünlü bir yazar. Dönemin en sevilen yazarlarından olan bu adamın çok büyük bir amacı var: Nobel. Nobel üzerinden de yaşananlar olacak.
Chrissy ise... O da oldukça sorunlu bir çocukluk geçirmiş. Dahası bazı sorunlarını da çözemiyor. Ki sorunun ne olduğunu da bulması gerek!
Evet bu kızlar bir araya gelir ve... Büyük bir dostluk başlar. Partiler,erkekler,sorunlar,aile ve güzellik çevresinde geçen roman oldukça akıcı.
Bu kitabın dizisinin çekilmesini gerçekten isterdim. Belki de Gossip Girl gibi bir efsane olurdu ha?! Güzel bir dizi olacağını düşünürdüm.
Okuduğum diğer kitap ise: Bir Aşk Sayfası. Emile Zola'nın yazarlığını yaptığı kitap hasta bir kızın annesi ve bu kızı iyileştiren doktora duyulan aşkı anlatıyor.Ben kitaptaki karakterlere gerçekten sinir oldum.
Bu kitap da bitmedi. Bunun da yaklaşık 100 sayfası var. Onu belirtmeliyim.
Annemiz:Helene. Namuslu gibi gözükse de ben bunun zorlama olduğunu düşündüm sürekli. Zaten sonunda yapacağını yaptı. Evet,doktorun eşi de doktoru aldatacaktı.. Ancak bu bir bahane olamaz.
Namuslu gibi gözükse de az anasının gözü değil bu. :D
Doktorun eşi demişken... Bu kadını çok sevmiştim. Sonradan çok şaşırttı beni. Kitabın en sevimli karakteri olarak gördüğüm bu kadın bana bir düş kırıklığı yaşattı.
Helene'nin kızı Jeanne. Bu kız hasta ve güçsüz bir yapıya sahip. Ancak yeri gelince hastalığını kullanmasını da iyi biliyor. Çok da kıskanç. Bu kızın suratının ortasına yapıştırasım geliyor kitabı okurken. Az değil bu da.
Bu kızın hastalığı çok şiddetli bir düzeye geliyor. Helene ise güçlükle doktorumuzu buluyor. Kızının yaşamından bile endişelenen genç kadın kendisini bir aşkın ortasında bulacak.
Evet,okuduğum kitaplar bunlar. İkisini de çok sevdim. İkisini de öneririm. Gerçi ''Sosyete Kızları'' kolay bulunacak bir kitaba benzemiyor. Bulan olursa bence okumalı!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder